Demin fotoğrafları karıştırırken bunu buldum. Bir gülme tuttu. Sonra hatırladım ev arkadaşlığı böyle bir şeydi. Kim gelirse gelsin karşılıklı birbirine odaklanmaktı, güzeldi. En azından bizimki öyleydi. Bahri Girgin evimiz çok ayrı bir güzeldi. Yıl 2010 klasörümden çıktı. -Fotoğrafları yıllara göre klasörlemek gibi bir alışkanlığım var- Tam 5 sene. Ev arkadaşım artık ev arkadaşım değil ama şimdi bile çekirdek olsa da karşılıklı otursak dedirtir, bir tanedir.
Burada da yıl 2011. Fotoğrafı kim çekti bilmiyorum. Elimde kapaklı canım güzel telefonum var. -Sonradan ortadan ikiye ayrılacak beni üzüntüden mahvedecekti- Yerde iskambil kartları var galiba batak oynamışız. Özlem olabilir fotoğrafı çeken. Bir olaylar var yine belli ki. Binnur onaylamamış.
Büyük bir coşkuyla -nedense- 2012'ye giriyor Bahri Girgin Malikanesi. Bir sene boyunca da silmedik o camları ama güzeldi. Pasaklılığımız da güzeldi. Sanki ömrümün sonuna kadar orada yaşarmışız gibime geldi.
**
Tabii sanılmasın tek başıma kaldığım evi, kardeşimle kaldığım evi özellikle de apart günlerini unutuyorum. Mesela apartta kalmak da efsaneydi. Birbirinizi tanıma evresi birazcık geçtikten sonra apartta güzel bi sofra kurmaya gelir sıra. Kim neyi ne kadar içebiliyo, sonrasında nasıl oluyo, itiraflar filan.. Şöyle bir anı var 2010'un başlarına ait:
Şarap açamamak, tirbuşonu olmamak
Denemekten helak olmak
Bak köşede hala denemek
Vee final. Alkışlamış bile olabiliriz.
Bu arada sürekli fotoğraf çekip bir yardım etmediğim için de utandım şuan gençler :/